İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, vermiş olduğu röportajda önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı olan Tunç Soyer'in kendisine yönelik eleştirileriyle ilgili açıklamalar yaptı. Tugay açıklamasında şunlara dile getirdi:"Tunç Bey'in hiçbir projesine olumsuz yaklaşmadık ve birçoğu devam ediyor. Şunu bilmek gerekiyor; bazı konularda o dönemlerde kulaklarını kapatmış gibiydiler. Basit bir şey ama bisiklet yolu vardı herkesin tepkisini çeken. Şehrin içerisinde işlek bir trafiğin iki caddede, caddeleri bisiklet yolu yapmak üzere tek yön yaptılar ve caddenin yarısına yakın bölümünü kapattılar. Yani bu bisiklet yollarını yapmaya biz de taraftarız da bu şehrin içindeki trafiği sıkıntıya sokacak, orada yaşayan insanların yaşamını zora sokacak şeyler olmamalı. Vatandaşın oradaki rahatsızlığını dikkate almamışlar. Ben kampanya dönemindeyken bununla ilgili çok fazla rahatsızlık dile getirilince sonrasında tekrar bir iceleme yaptırdım ve çok aktif kullanılmadığını, çok fazla rahatsızlık dile getirildiğini anladım. O yüzden onu kaldırttım. Bunu mesela Soyer, kendi yaptığı işin bozulması olarak, kasıtlı yapılan bir işlem olarak nitelendirdi. Gerçekle hiçbir alakası yok. Bunu sürdüremezdikBir Şehir Tiyatroları konusu oldu. Sanki biz Şehir Tiyatroları’na müdahale ediyormuşuz gibi bir konu oldu. Biz şöyle bir duruma düştük; Şehir Tiyatroları’nı 2020’de kurdular ki bence çok doğru bir şey yapıldı. Demokratik bir yapı oluşturuldu. Bir Danışma Kurulu oluşturuldu. Danışma Kurulu’nun yönetimiyle Genel Sanat Yönetmeni belirlendi. Sonradan sistemi demokratik olmaktan çıkarmışlar Şehir Tiyatroları’ndaki yöneticiler. En son 2024 yılının ocak ayında yapılan yönetmelik değişikliğiyle neredeyse bütün yetki tek bir kişiye, genel sanat yönetmenine verilmiş. Sanatçılar bundan çok rahatsızdı. Böyle bir şeyi sürdüremezdik. O yüzden yeniden bir demokratikleşme çalışması yaptık ve şu anda yeni bir Danışma Kurulu var. Yeni bir Genel Sanat Yönetmenliği için ilana çıkıldı. Danışma Kurulu bu başvurularla ilgili değerlendirmesini bitirmek üzere. Sonrasında da onların önerisiyle yeni bir genel sanat yönetmeni belirlenecek. Bu süreç yine bizim sanki bir şeylere müdahale ediyormuşuz gibi lanse edildi.SÜNGER KENTLE ALAKASI YOKTU
Bir ‘Sünger Kent’ meselesi var. O da bizi çok üzdü. Çünkü, oldukça büyük bir bütçeyle, fazla personelle ‘Sünger Kent çalışması yapacağız’ diye bir yapı oluşturulmuş. Ancak baktığınız zaman bu yapının etkili, doğru düzgün bir iş yapmadığını, çatıdan su toplama gibi plastik depolar yaptırılmış, insanlara dağıtılmış. Yani ‘Sünger Kent’ dediğimiz çalışmayla hiç alakası olmayan işler yapılırken çok önemli bir harcama yapıldığını gördük. Onunla ilgili bir değişikliğe gittik. Daha kapsamlı bir ‘Sünger Kent’ çalışmasını İZSU ile Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı bünyesinde yapabileceğimize karar verdiğimiz için o ‘Sünger Kent’ adı verilen birimi de kaldırdık. Ama bu Sünger Kent çalışması yapılmayacak anlamına kesinlikle gelmiyor. Bu da istismar edildi, yanlış anlatıldı.NERDEN ÇIKTI BU KANAAT ANLAMADIM
Tunç Bey, genel olarak ‘Benim yaptıklarıma müdahale ediliyor’diyor. Yok öyle bir şey. Nerden bu kanaat çıktı anlamadım. Zaten aday gösterilmediği zamandan beri hassasiyeti var. Hatta ben kendisini o dönemde ziyaret etmiştim. Sonrasında iletişim kurmaya çalıştım fakat her defasında reddedildim. Kendisi o günlerde biz seçim kampanyasında oy kazanmaya çalışırken kampanya sürecinde partiyle ilgili meydanlarda partiyi eleştiren, ucunun nereye gittiğini hesaplamadan çok sert açıklamalar yaptığı bir dönem oldu. Şu noktada da işi gücü bırakıp da bizi eleştirmesini doğru bulmuyorum. Bu kesinlikle doğru değil. Cevap da vermiyorum zaten. Biz işimize bakıyoruz. Belediyenin hizmetlerini iyileştirmek için çaba gösteriyoruz. Kendi dönemlerindeki hizmetlerden duyulan memnuniyet ve memnuniyetsizlik İzmirlilerin takdirindedir zaten. Ama ben her durumda İzmirlileri çok daha memnun edecek bir belediye hizmeti üretelim diye uğraşıyorum. Benim derdim bu.
Bir ‘Sünger Kent’ meselesi var. O da bizi çok üzdü. Çünkü, oldukça büyük bir bütçeyle, fazla personelle ‘Sünger Kent çalışması yapacağız’ diye bir yapı oluşturulmuş. Ancak baktığınız zaman bu yapının etkili, doğru düzgün bir iş yapmadığını, çatıdan su toplama gibi plastik depolar yaptırılmış, insanlara dağıtılmış. Yani ‘Sünger Kent’ dediğimiz çalışmayla hiç alakası olmayan işler yapılırken çok önemli bir harcama yapıldığını gördük. Onunla ilgili bir değişikliğe gittik. Daha kapsamlı bir ‘Sünger Kent’ çalışmasını İZSU ile Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı bünyesinde yapabileceğimize karar verdiğimiz için o ‘Sünger Kent’ adı verilen birimi de kaldırdık. Ama bu Sünger Kent çalışması yapılmayacak anlamına kesinlikle gelmiyor. Bu da istismar edildi, yanlış anlatıldı.NERDEN ÇIKTI BU KANAAT ANLAMADIM
Tunç Bey, genel olarak ‘Benim yaptıklarıma müdahale ediliyor’diyor. Yok öyle bir şey. Nerden bu kanaat çıktı anlamadım. Zaten aday gösterilmediği zamandan beri hassasiyeti var. Hatta ben kendisini o dönemde ziyaret etmiştim. Sonrasında iletişim kurmaya çalıştım fakat her defasında reddedildim. Kendisi o günlerde biz seçim kampanyasında oy kazanmaya çalışırken kampanya sürecinde partiyle ilgili meydanlarda partiyi eleştiren, ucunun nereye gittiğini hesaplamadan çok sert açıklamalar yaptığı bir dönem oldu. Şu noktada da işi gücü bırakıp da bizi eleştirmesini doğru bulmuyorum. Bu kesinlikle doğru değil. Cevap da vermiyorum zaten. Biz işimize bakıyoruz. Belediyenin hizmetlerini iyileştirmek için çaba gösteriyoruz. Kendi dönemlerindeki hizmetlerden duyulan memnuniyet ve memnuniyetsizlik İzmirlilerin takdirindedir zaten. Ama ben her durumda İzmirlileri çok daha memnun edecek bir belediye hizmeti üretelim diye uğraşıyorum. Benim derdim bu.